Engin Altan Düzyatan, Doha Film Festivali'nde: Rolüm için kendimi dünyaya kapattım
Son olarak "Bir Adam Yaratmak" adlı filmde rol alan oyuncu Engin Altan Düzyatan, bu yıl ilk kez düzenlenen Doha Film Festivali'ne konuk oldu.
Son olarak "Bir Adam Yaratmak" adlı filmde rol alan oyuncu Engin Altan Düzyatan, bu yıl ilk kez düzenlenen Doha Film Festivali'ne konuk oldu.
Engin Altan Düzyatan, Doha Film Enstitüsü (DFI) tarafından bu yıl ilki düzenlenen ve 28 Kasım'a kadar sürecek olan Doha Film Festivali'ne konuk oldu. Son olarak 'Bir Adam Yaratmak' filminde başrolde yer alan ve bu rolüyle 13. Boğaziçi Film Festivali'nde 'En İyi Erkek Oyuncu' ödülünü alan ünlü isim proje hakkında konuştu.
Düzyatan, DFI tarafından düzenlenen film etkinliklerine ilk kez 2019'da katıldığını ve o zamandan bu yana festivalin genç sinemacıları destekleme misyonunu her yıl daha da büyüttüğünü söyledi. "FİLMLERİNE BU BÖLGEDE DESTEK BULABİLİRLER"
Türkiye'deki genç sinemacılara önerilerde bulunan Düzyatan, "Ellerinde iyi senaryoları varsa, yardım istedikleri, destek almak istedikleri senaryolar varsa DFI bu konuda gençleri desteklemek istiyor. Özellikle de bizim Katar'la iyi ilişkilerimiz olduğu için bu konularda çok açıklar. Bizim sinemamıza ve televizyonumuza da gerçekten saygı duyuyorlar. Beğeniyorlar yaptığımız işleri. O yüzden genç sanatçıları burada daha fazla görünür kılmak aslında çok önemli bir şey" dedi.
Festivalin bölgede sinemanın gelişimine katkısına dikkat çeken ünlü isim, sadece gençler için değil başarılı yönetmenler için de bir fırsat olduğunu şu sözlerle ifade etti:
"O yüzden ben DFF ve DFI'yı önemsiyor, bölge için önemli olduğunu düşünüyorum. Her seferinde de burada sağ olsunlar çok güzel ağırlanıyoruz. Gittikçe büyütmüşler, festival daha genişlemiş. Hepsine katılabilmeye fırsatım olmadı ama çok önemli paneller yapılıyor. Sektör içi gelişmelerle ilgili dünyayı takip edebileceğiniz önemli insanları dinleyebiliyorsunuz burada. Bunlar da özellikle sektörün içinden insanlar için çok kıymetli."
Festivalin açılış filmi "The Voice of Hind Rajab"ı izlediğini dile getiren Engin Altan Düzyatan, "Dün gerçekten kalp kırıcı bir film seyrettik. Filistin'le ilgili ve bence müthiş bir filmdi. Burada gösterilmesi de çok anlamlıydı o yüzden. Bütün gece ağladık. Hollywood'dan birkaç tane sanatçının Brad Pitt gibi, Joaquin Phoenix gibi executive producer (yönetici yapımcı) olarak içinde yer aldığı Filistin'deki bir hikayeyi anlatan, çok güzel, çok değişik bir teknikle çekilmiş iyi bir film izledik. İyi filmler izleme şansını da buluyorsunuz burada" ifadelerini kullandı.
Festivalde farklı ülkelerden sanatçılarla bir arada olma şansı elde edildiğini de vurgulayan oyuncu, "Bunlar insanın kendini geliştirmesi için çok kıymetli şeyler. O yüzden Türkiye'deki sanatçılar olarak burada daha görünür olmak, buraya destek vermek ve gerektiğinde projelerimiz için buradan destek istemek aslında bence aramızdaki iletişimi, köprüleri daha sıcak bir hale getirir. Önemsiyorum bu festivali" şeklinde konuştu. "HÜSREV İÇİN YAŞADIM"
Necip Fazıl Kısakürek'in "Bir Adam Yaratmak" adlı tiyatro oyunundan aynı adla beyazperdeye uyarlanan filmde canlandırdığı Hüsrev karakterine değinen Düzyatan, “Ben üniversitede, oyunculuk okuduğum zamanlardan teksti hatırlıyorum. Bir tiyatro tekstidir aslında. Doğal olarak daha çok tiyatroya göre yazılmıştır. Çok daha az mekanda geçen, çok daha ağır bir roldür gerçekten. 10-12 sayfalık tiratların olduğu bir rol Hüsrev. Çok ağır bir süreçti açıkçası oynaması çünkü psikolojik olarak çok yoğunluklu ve insanı yoran bir süreçti” dedi.
Çok iyi bir yönetmenle çalıştığını dile getiren ünlü isim, şöyle devam etti:
"Murat (Çeri) gerçekten birçok farklı bakış açısıyla birçok farklı sanat şeklini bir araya getirip ortak bir dil oluşturmaya çalıştı ve bence başarılı da oldu orada. Çok iyi oyuncularla çalıştım. Gerçekten tüm oyuncu arkadaşlarım ellerinden geleni yaptı. Doğal olarak öyle ağır bir işte, öyle bir rol üstleniyorsanız siz de elinizden ne geliyorsa en iyisini yapmak zorundasınız. Öyle ağır bir rolün altından kalkmak yani 'idare edelim bugünü' ile olmuyor maalesef. Gerçekten tüm her şeyinizi vermeniz gerekiyor. Ben de o süreçte kendimi dünyaya kapattım ve bir buçuk ay gerçekten Hüsrev'in içinde yaşadım."
Boğaziçi Film Festivali'nde karşılığını aldıklarından bahseden Düzyatan, “O yüzden de en azından o ağır yoğun sürecin, bir karşılığı olması beni bireysel olarak mutlu etti” değerlendirmesinde bulundu.
Filmin festival yolculuğunun devam ettiğini, gelecek ay İran'daki Şiraz Film Festivali'ne katılacaklarını bildiren oyuncu, festival sürecinin ardından en kısa zamanda vizyonda olacağını sözlerine ekledi.



