Kendinizin düşmanı haline geldiğinizin 7 işareti: Hayatınıza zarar veriyor olabilirsiniz
Bilinçsiz seçimler yapmak mutluluğunuzu ve gelişmenizi engeller. Geçmişteki acılara tutunmaktan gerçekçi olmayan beklentilerin peşinden koşmaya kadar, kendinizi sıkışmış ve mutsuz hissetmenize neden olur. Hatta kendinizi farkında olmadan sabote ediyor bile olabilirsiniz. Kendinizin en büyük düşmanı haline geldiğinizin 7 işaretini derledik.Kendinizin en büyük düşmanınız olmak bir gecede gerçekleşmez; mutluluğunuzu ve büyümenizi sessizce sabote edebilen bir dizi küçük, bilinçsiz seçimdir. Genellikle, kalıplar görmezden gelinemeyecek kadar yerleşene kadar kendi yolumuza çıktığımızı fark etmeyiz bile. İster kin beslemek, ister gerçekçi olmayan hedeflerin peşinden koşmak veya aklımızdan geçen her düşünceye inanmak olsun, bu alışkanlıklar enerjimizi tüketebilir ve sıkışmış hissetmenize neden olabilir. Ancak unutmayın farkındalık, özgürleşmenin ilk adımıdır. 1. HAYATIN BİR RAKABET OLDUĞUNA İNANMAKSık sık kendinizi, değerinizin başkalarını yenerek ölçüldüğüne mi inandırıyorsunuz? Bağlantılar kurmak, başkalarıyla işbirliği yapmak ve karşılıklı büyümeye odaklanmak yerine "daha iyi" olmaya odaklanmak, kendini sabote etmenin bir işaretidir. Unutmayın, hayattaki gerçek tatmin genellikle birlikten ve karşılıklı saygıdan gelir.Mutluluğunuzu yüksek maaşlı bir iş, kusursuz bir evlilik veya maddi mülkler gibi sembollere bağlamak, genellikle kendini sabote etmenin belirtileridir. Ve hayatta bu kadar gerçekçi olmayan standartlara sahip olmak, genellikle hayatta derin veya kalıcı bir tatminsizliğe yol açacaktır. Bunun yerine, hayatta daha gerçekçi olmayı ve her şeyin mükemmel olduğu bir gelecek hayal etmek yerine, insanları ve şeyleri olduğu gibi kabul etmeyi öğrenin.Geçmişteki şikayetlere, zehirli ilişkilere ve kinlere tutunmak ve bu eski duyguların şu andaki eylemlerinizi dikte etmesine izin vermek, kendini sabote etmenin kesin bir yoludur. Geçmişteki acıları sürekli tekrarlamak, hayatta ilerlemenizi ve daha iyi bir gelecek yaratmanızı engelleyecektir.Aklınıza gelen her düşüncenin veya duygunun doğru olduğuna inanmak, hayattaki yargılarınızı etkileyebilir. Zihninizin esiri değil, gözlemcisi olduğunuzu unutmayın. Bu yüzden, iç diyaloğunuzun geçerliliğini veya nereden geldiğini sorgulamak için durun ve hayata inanın.5. SORUMLULUKLARDAN KAÇINMAKSorunlarınız için sürekli olarak başkalarını veya çevreyi suçlamak ve durumunuzu değiştirmek için hiçbir şey yapmamak, kendinizi sabote ettiğinizin bir işaretidir. Bahanelerin, eylemlerinizden sorumlu olmanızın önünde durmasına izin vermeyin.Rahatlık alanınızdan çıkmaktan kaçınmak, sizi geride tuttuğunu bildiğinizde bile, hayattaki büyümenizi ve başarınızı sabote etmenin bir yoludur. Başarısızlık veya bilinmeyen korkusunun sizi her gün aynı yerde sıkışıp kalmasına izin vermek, hayattaki büyümenizi engelleyecektir. 7. ONAYLANMA İHTİYACIEğer değeriniz başkalarının görüşlerine ve sizin hakkınızdaki onaya bağlıysa, o zaman kesinlikle kendinize zarar veriyorsunuz. Övgülerin peşinden koşmak veya gerçekte kim olduğunuzu bulmak yerine dışarıdan onay istemek, büyümenizi ve hayattaki özgüveninizi engelleyecektir. Unutmayın, gerçek özgüven içeriden gelir ve sizden daha güçlü kimse yoktur.Bunu bilmeden kendinizi sabote etme tuzağına düşmek kolaydır. Ancak, işaretleri fark ettiğinizde ve kendinize karşı değil, kendiniz üzerinde çalışmayı öğrendiğinizde, hayat sadece tatmin edici değil, aynı zamanda daha anlamlı hale gelir. Sonuçta, değişme gücü içinizdedir.

Bilinçsiz seçimler yapmak mutluluğunuzu ve gelişmenizi engeller. Geçmişteki acılara tutunmaktan gerçekçi olmayan beklentilerin peşinden koşmaya kadar, kendinizi sıkışmış ve mutsuz hissetmenize neden olur. Hatta kendinizi farkında olmadan sabote ediyor bile olabilirsiniz. Kendinizin en büyük düşmanı haline geldiğinizin 7 işaretini derledik.








