''Peygamber ekmeği'' olarak biliniyor! Günde 2 kaşık tüketmek bile kanserli hücreleri yok etmeye yetiyor, potasyum ve fosfor bombası

Zengin potasyum, kalsiyum, magnezyum ve fosfor içeriğiyle ön plana çıkan keçiboynuzu, başta sindirim sağlığı olmak üzere sayısız hastalığa çare oluyor. Anavatanının Türkiye ve Suriye olduğu bilinen keçiboynuzu, yorgunluk ve düşük bağışıklığa da iyi gelerek kronik hastalıklara yakalanma riskini azaltıyor.Özellikle pekmez formuyla karşımıza çıkan keçiboynuzu, Türkiye'de daha çok Akdeniz ve Ege ikliminde yetişir. Bazı kaynaklarda Yakup Peygamber'in çölde ekmek yerine keçiboynuzu yediği rivayet olunur. Öyle ki keçiboynuzunun Almanca ve İngilizce'de 'Yakup Peygamber'in ekmeği' olarak çevrildiği bile söylenir.Önceki yıllarda yapılan araştırmalara göre, keçiboynuzunun kalp ve damar hastalığı riski taşıyan kişiler için koruyucu ve tedavi edici bir etkisi olduğu kanıtlandı.Keçiboynuzu, içerdiği yüksek miktarda suda çözünmeyen diyet lifi nedeniyle glisemik indeksi düşük gıdalar sınıfında yer alır. Bu nedenle diyabeti ve insülin direnci olan kişiler, porsiyon kontrolü sağlayarak tüketebilirler.Keçiboynuzunda bulunan tanen, kanser ve diğer ciddi hastalıklarla savaşmaya yardımcı olabilecek antikanserojenik ve antimutajenik özelliklere sahiptir. ÖKSÜRÜĞÜ KESER Keçiboynuzu, balgam söktürücü özelliği ile öksürük tedavisinde de kullanılır. Akciğerleri temizler, sigaranın yarattığı hasarı azaltmaya çalışır. Ayrıca alerjik hastalıklara, astım ve bronşite de iyi gelir.İçeriğinde bulunan çözünmez posa, bağırsak ve sindirim sistemini olumlu etkiler. Vücuttaki suyun tutulmasını sağlayarak bağırsak içinde besinlerin hareket etmesine yardımcı olur.Potasyum, kalsiyum, sodyum, magnezyum ve demir mineralleri yönünden de zengin olan keçiboynuzunun, toplam posa miktarı oldukça yüksektir. İyi bir kalsiyum kaynağı olarak, özellikle çocuklar tarafından tüketilmesi önerilir. Keçiboynuzu, kadınların ilerleyen yaşlarda kemiklerinde kalsiyum kaybı olduğu için osteoporoza karşı önlem alınmasını da sağlar.Keçiboynuzu taze ve kurutulmuş haliyle bütün olarak tüketilebilir. Sert yapısı nedeniyle bu şekilde tüketilmesi bazı kişiler için zor olabileceğinden, ülkemizde yaygın şekilde pekmezi yapılır. Keçiboynuzu pekmezini kahvaltılarda ekmeğe sürerek, 2-3 tatlı kaşığını geçmemek kaydıyla doğrudan içerek ya da sütle karıştırıp tüketebilirsiniz. Ayrıca yoğurda katarak ya da tahinle karıştırarak da yiyebilirsiniz.

''Peygamber ekmeği'' olarak biliniyor! Günde 2 kaşık tüketmek bile kanserli hücreleri yok etmeye yetiyor, potasyum ve fosfor bombası
''Peygamber ekmeği'' olarak biliniyor! Günde 2 kaşık tüketmek bile kanserli hücreleri yok etmeye yetiyor, potasyum ve fosfor bombası

Zengin potasyum, kalsiyum, magnezyum ve fosfor içeriğiyle ön plana çıkan keçiboynuzu, başta sindirim sağlığı olmak üzere sayısız hastalığa çare oluyor. Anavatanının Türkiye ve Suriye olduğu bilinen keçiboynuzu, yorgunluk ve düşük bağışıklığa da iyi gelerek kronik hastalıklara yakalanma riskini azaltıyor.

Özellikle pekmez formuyla karşımıza çıkan keçiboynuzu, Türkiye'de daha çok Akdeniz ve Ege ikliminde yetişir. Bazı kaynaklarda Yakup Peygamber'in çölde ekmek yerine keçiboynuzu yediği rivayet olunur. Öyle ki keçiboynuzunun Almanca ve İngilizce'de 'Yakup Peygamber'in ekmeği' olarak çevrildiği bile söylenir.
Önceki yıllarda yapılan araştırmalara göre, keçiboynuzunun kalp ve damar hastalığı riski taşıyan kişiler için koruyucu ve tedavi edici bir etkisi olduğu kanıtlandı.
Keçiboynuzu, içerdiği yüksek miktarda suda çözünmeyen diyet lifi nedeniyle glisemik indeksi düşük gıdalar sınıfında yer alır. Bu nedenle diyabeti ve insülin direnci olan kişiler, porsiyon kontrolü sağlayarak tüketebilirler.
Keçiboynuzunda bulunan tanen, kanser ve diğer ciddi hastalıklarla savaşmaya yardımcı olabilecek antikanserojenik ve antimutajenik özelliklere sahiptir. ÖKSÜRÜĞÜ KESER Keçiboynuzu, balgam söktürücü özelliği ile öksürük tedavisinde de kullanılır. Akciğerleri temizler, sigaranın yarattığı hasarı azaltmaya çalışır. Ayrıca alerjik hastalıklara, astım ve bronşite de iyi gelir.
İçeriğinde bulunan çözünmez posa, bağırsak ve sindirim sistemini olumlu etkiler. Vücuttaki suyun tutulmasını sağlayarak bağırsak içinde besinlerin hareket etmesine yardımcı olur.
Potasyum, kalsiyum, sodyum, magnezyum ve demir mineralleri yönünden de zengin olan keçiboynuzunun, toplam posa miktarı oldukça yüksektir. İyi bir kalsiyum kaynağı olarak, özellikle çocuklar tarafından tüketilmesi önerilir. Keçiboynuzu, kadınların ilerleyen yaşlarda kemiklerinde kalsiyum kaybı olduğu için osteoporoza karşı önlem alınmasını da sağlar.
Keçiboynuzu taze ve kurutulmuş haliyle bütün olarak tüketilebilir. Sert yapısı nedeniyle bu şekilde tüketilmesi bazı kişiler için zor olabileceğinden, ülkemizde yaygın şekilde pekmezi yapılır. Keçiboynuzu pekmezini kahvaltılarda ekmeğe sürerek, 2-3 tatlı kaşığını geçmemek kaydıyla doğrudan içerek ya da sütle karıştırıp tüketebilirsiniz. Ayrıca yoğurda katarak ya da tahinle karıştırarak da yiyebilirsiniz.